Esansiyel Tremor nasıl anlaşılır?

“Sağlıktan büyük zenginlik yoktur.” demiş ABD'li düşünür, yazar Ralph Waldo Emerson. Ne kadar doğru değil mi?

Gerçekten de sağlıktan büyük zenginlik yoktur şu hayatta. Bu serveti kaybetmeye başlayınca azalıyor hayatla bağımız. Bazen bir kaşığı tutamamak, adım atamamak  bir bardak suyu içememek, bazen de bir düğmeyi ilikleyememek ya da bir imza bile atamamak... Ne kadar kıymetli olduğunu yapamadığımız zaman anladığımız yaşamımızın rutin parçaları…

Kimi zaman önemini unutuyor, günlük koşuşturmalar arasında kayboluyor ve vücudumuzun yolladığı sinyalleri önemsemeden sağlığımızı ihmal ediyoruz.

İşte o sinyallerden biri de titreme…. Yemek yerken, su içerken, üstünüzü giyinirken hayatınızı ciddi şekilde etkileyen titreme...”Esansiyel Tremor” olarak adlandırdığımız ve bir eylem, bir işlem yaparken karşımıza çıkan bu hastalık, günlük aktivitelerin güçlükle yapılmasına, daha da ilerisinde ise kişinin kendi ihtiyaçlarını karşılayamamasına ve başkalarına bağımlı yaşamasına yol açabilen bir hastalıktır. Titremeyi kontrol edememek strese, stres ise daha fazla titremeye neden olabiliyor. Ayrıca birçok kişi bu belirtileriyle ilgili utanç veya endişe duygularıyla da mücadele ediyor ve bu durumu çevresinden saklama ihtiyacı hissedebiliyor. Neyse ki, bu hastalığı tedavi etmenin birden fazla yolu var.

Dünyada en sık görülen hareket bozukluğu hastalıklarından biri: Esansiyel Tremor

Esansiyel Tremoru, vücudun bir bölümünde istemsiz ritmik bir hareket oluşmasına neden olan nörolojik bir hastalık olarak tanımlayabiliriz. Titreme; ellerde, kollarda, başta, bacaklarda veya diğer vücut bölgelerinde olabilir. Bu hastalığın belirtileri arasında; yazı yazmakta ve imza atmakta güçlük, titremeye bağlı yemek yemekte ve bir şeyler içmekte zorlanma problemleri, stresli dönemlerde titremelerin artması ve denge problemlerinin ortaya çıkması gösterilebilir.

Altında belirli bir neden yatmadan ve sıklıkla ailevi genetik aktarma ile karşımıza gelen Esansiyel Tremor hastalığı diğer aile fertlerinde de görülebilir. Dünyada en sık görülen hareket bozukluğu hastalıklarından biri olan Esansiyel Tremor, Parkinson hastalığından 10 kat daha fazla görülür. Ülkemizde 40 yaş üzerindeki her 100 kişinin 4’ünde rastlanan el ve baş titremesi, bu hastalıktan kaynaklanmaktadır.

Bu tip titreme şikayetleri yaşayan kişilerin Hareket Bozukluğu uzmanı olan bir Nöroloji doktoruna başvurmaları gerekir. Tanının doğru ve erken konulması, uygun görülen tedavinin geciktirilmemesi yaşam kalitelisini etkiler.

Parkinson titremesinden nasıl ayırt edilir?

Esansiyel Tremor genellikle titreme dediğimizde ilk akla gelen Parkinson hastalığı ile karıştırılır. Parkinson titremesi, istirahat halinde ortaya çıkar. Yani dinlenirken ellerinizi dizinizin üstünüze koyduğunuzda elleriniz titrer. Buna hareketlerde yavaşlık, yürümede zorluk eşlik eder ve çoğunlukla ileri yaşlardaki hastalarda rastlanır. Esansiyel Tremor hastalığının en temel belirtisi ve Parkinson tanısından farkı, titremelerin fiziksel bir aktivite sırasında görülmesidir. Eller, örneğin yemek yerken veya su içerken titrer. Kısaca; titreme, günlük rutin alışkanlıklar sırasında ve bir eylem yaparken ortaya çıkar. Titreme yakınmaları, tipi ne olursa olsun genellikle gündüz saatlerinde ortaya çıkar ve hastaların endişeli veya düşünceli olma durumlarında, sinirsel gerginliğin arttığı hallerde şiddetlenir. Uykuda ise titreme durumu gözlenmez.

Esansiyel Tremor’da en etkili tedavi yöntemleri nelerdir?

Titreme ile ortaya çıkan bütün hareket bozuklukları başlangıçta, ilaç ile tedavi edilir. Baştan ilaçlara yeterli cevap vermeyen ya da ilaç ile tedavi edilirken zaman içerisinde titremenin daha da arttığı veya tıbbi tedavi ile kontrol edilemediği hastalara beyin pili ameliyatları önerilmekte ve oldukça başarılı sonuçlar vermektedir.

Son zamanlarda uygulanan bir başka teknoloji ise Akıllı Sesötesi Tedavi (MRgFUS). Beyin pili ameliyatının uygun olmadığı; ya da bu cerrahi girişimin uygulanmasını arzu etmeyen olgularda “Akıllı Sesötesi Tedavi” yöntemi de titremelerin durdurulmasında önemli ölçüde yararlı olmaktadır. Ayaktan gerçekleştirilen bir tedavi yöntemi olan; kafatasını açmadan ve MR ünitesinde uygulanan, aynı hedefe odaklanan çok sayıdaki ultrason dalgalarının birleştikleri noktada ısı artımı sağlayarak hedeflenen noktada kontrollü hasar oluşturan bu yöntem sayesinde; beyindeki titremeden sorumlu hücrelerin bulunduğu bölgede sınırları net belirlenebilen bir hasar alanı yaratılması, böylelikle de titremelerin durdurulması mümkün olmaktadır.